Arama Bağlantılar ÇÜ Anasayfa
  HABER MERKEZİ  
 
 
Anasayfa
 
Hakkımızda
 
E-Bülten
 
Röportajlar
  Konuşma Metinleri
  Videolar
  Medyada ÇÜ
 
Haber Arşivi
 
İletişim
 

Doç. Dr. Evşen Nazik Türkiye’nin En Genç Hemşire Doçenti Unvanına Sahip

 

 

Adana (ÇÜHM) -

23.03.2015

Türkiye’nin en genç Hemşire Doçenti olma unvanına sahip Doç. Dr. Evşen Nazik Çukurova Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu’nda görev yapıyor. İlklerin ve teklerin üniversitesi olan Çukurova Üniversitesi’nin Türkiye’de ki en genç hemşire doçenti ile sizler için konuştuk…

Türkiye’nin en genç hemşire doçenti ya da doçent hemşiresi kimdir? Sizin ağzınızdan sizi dinleyebilir miyiz?

Bu kişi ben oluyorum Evşen Nazik… 1981 Trabzon doğumluyum. İlkokul, ortaokul ve liseyi Trabzon’da okudum. Gazi üniversitesi Çorum Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü’nden 2001 yılında mezun oldum. 2005 yılında Atatürk Üniversitesi Doğum, Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Anabilim Dalında Yüksek Lisans, 2009 yılında aynı anabilim dalında doktora eğitimimi tamamladım. 2003-2009 yılları arasında Atatürk Üniversitesi Erzurum Sağlık Yüksekokulunda, 2009-2011 yılları arası Çukurova Üniversitesi Adana Sağlık Yüksekokulunda araştırma görevlisi olarak, 2011-2013 yılları arası ise yardımcı doçent olarak görev yaptım. 2013 Ekim ayında Hemşirelik (doğum ve kadın hastalıkları hemşireliği) alanında doçent unvanını kazandım.  Evliyim ve 2 kızım var.

Hemşireden doçent, profesör, yönetici olduğunu biliyoruz. Bunun örnekleri var. Ancak sizi bunlardan daha farklı ve ilginç kılan bir özelliğiniz var, o da en genç hemşire doçent-doçent hemşiresiniz. Bu akademik kariyerin zorlukları neler oldu? Hemşire iken akademik kariyer yapma fikri nasıl oluştu bunu anlatır mısınız bize?

Tüm dallarda olduğu gibi, hemşire akademisyen olmak için öncelikle hemşirelikte lisans mezunu olmak gerekir. ALES ve YDS sınavlarından gerekli başarıyı sağladıktan sonra lisansüstü eğitime başlanabilir. Günümüzde hemşirelikte 12 anabilim dalında yüksek lisans ve sekiz anabilim dalında doktora programı (Hemşirelik Esasları, İç Hastalıkları  Hemşireliği, Cerrahi Hemşireliği, Kadın Hastalıkları ve Doğum Hemşireliği,  Çocuk Hastalıkları Hemşireliği, Psikiyatri Hemşireliği, Halk Sağlığı Hemşireliği ve Hemşirelikte Yönetim ) yürütülmektedir.

 

Ülkemizde hemşirelikte doktora programlarının tamamının doçentlik alanları mevcuttur. Lisansüstü eğitim tamamlandıktan sonra, YÖK’ün belirlediği doçentlik başvuru şartlarını tamamlayanlar doçentlik sınavına başvurabilirler. Doçentlik unvanı alındıktan sonra, çalıştığınız kurumun profesörlük şartlarını sağlayınca da profesör olunuyor. Süreç bütün akademisyenler için aynı.

Kadın Olmanın Önemini Kavradım…

Ben üniversitede hemşirelik bölümü 2. sınıfta iken akademisyen olmaya karar vermiştim. Doğum, kadın sağlığı ve hastalıkları hemşireliği dersini alırken kadın olmanın önemini, değerini daha iyi kavradım. Bu derste kendimi mutlu hissediyordum ve ders çalışırken keyif alıyordum. Yurtta arkadaşlarımla, evde annemle, kardeşlerimle, akrabalarımla bilgilerimi paylaştıkça faydalı olduğumu hissediyordum. Mezun olmadan bu dalda uzmanlaşmak istediğimi fark ettim. Daha sonra lisansüstü eğitim için Atatürk Üniversitesi’ne başvurdum. Nedenini bilmiyordum ama hep 35 yaşından önce Doçent olmak istiyordum. Sanırım hedefi olunca ulaşmak için elinden geleni yapabiliyor insan. Herkes gibi bende çok çalıştım ve her zaman istekliydim. Ancak bu hedefe ulaşmak tek başına mümkün olmadı tabi ki. Hocalarımın desteğini her zaman aldım. Ayrıca bu süreçte sosyal desteğimde çok iyiydi. Arkadaşlarım, ailem ve eşim her zaman yanımdaydı.

 
 

İlk Doğumunu Yapan 63 Kadını 7 Hafta Boyunca Evlerinde Takip Ettim. Lisansüstü Eğitimimde Gebelik, Doğum Gibi Konularla İlgilendim.

En genç hemşire akademisyenlik yolunda yürürken tez konunuzu ihtisas alanınızı nasıl belirlediniz? O süreçten de bahsedebilir misiniz?

Doğum, Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği anabilim dalında yüksek lisans ve doktora yaptım. Yüksek lisans tezimde gebelerin, gebelik süresince yaşadıkları yakınmalarla (örneğin bulantı, kusma, mide yanması, reflü, nefes darlığı gibi yakınmalar)  baş etme yöntemlerini araştırdım. Doktora tezimde ise hemşirelikte bakım modellerinden biri olan Orem’in öz bakım modelini kullanarak doğum sonu bakım verdim. İlk doğumunu yapan 63 kadını 7 hafta boyunca evlerinde takip ettim. Lisansüstü eğitimimde gebelik, doğum gibi konularla ilgilendim. Şu anda ise jinekolojik kanserler ilgimi çekmekte ve bu alanda daha fazla bilimsel çalışmalar yapmaktayım.

Bu söyleşiyi okuyan ve hemşirelik hayali kuranlara öneri ya da sizin yaşadıklarınızdan verebileceğiniz tecrübelerinizden faydalandırabileceğiniz hususlar nelerdir? Okuyucularımızla paylaşmak ister misiniz?

Bilgi güçtür diyerek, her zaman bilgiye ulaşmalarını, becerilerini geliştirmelerini, lisansüstü eğitim alarak uzmanlaşmalarını, ‘ben’ değil ‘biz’ diyebilmelerini ve mesleğin gelişimi için sorumluluk almalarını talep ediyorum. Çalıştıkları alanlarda her zaman en iyiye ulaşmaya ve en iyi olmaya gayret göstermeleri gerektiğine inanıyorum.

 
 

Profesyonel bir hemşire; insan hak ve değerlerine saygı duymalı, insanı sevmeli, yaşam boyu öğrenmeye açık olmalı…

Hocam size göre hemşire modeli nedir? Bir Akademisyen Hemşire olarak bu alanda uzmanlaşmış biri olarak hemşirede olması gerekenler neler desek cevabınız ne olur?

Profesyonel bir hemşire; insan hak ve değerlerine saygı duymalı, insanı sevmeli, yaşam boyu öğrenmeye açık olmalı, çalışmalarında mesleki etik ilkeleri benimsemeli ve uygulamalı, değişime açık olmalı, sorumluluk duygusu gelişmiş olmalı, etkin bir ekip üyesi olarak çalışabilmeli, bilimsel kanıtlara dayalı olarak karar verebilmeli ve bu doğrultuda hareket edebilmeli ve ülke sorunlarına duyarlı olmalı. Bizler eğitimlerimizde yetiştirdiğimiz öğrencilerin bu özellikleri taşıyan kişiler olması için önem gösteriyoruz.

Hemşirelik Bireyin, Ailenin Ve Toplumun Sağlığını Koruyan, Geliştiren Ve Hastalık Halinde İyileştiren Ve Yaşam Kalitesini Yükseltmeyi Amaçlayan Bir Meslek Olup, Her İki Cinsiyet Tarafından Uygulanabilir.

Hemşire deyince o hastane duvarlarında filimler de görmeye alışkın olduğumuz beyaz kepli bir eliyle sus işareti yapan bayanlar akla gelir ilk olarak. Ve şimdilerde erkek hemşirelerde hastanelerde oldukça yaygın. Hemşirelik bayan mesleği olmaktan öyle anlaşılmaktan çıktı. Erkek hemşire desem ne dersiniz?

Günümüzde profesyonellik yolunda ilerleyen hemşirelik mesleği, geçmişte sadece kadınlar tarafından yapılmış olmanın zorluklarını yaşamıştır.  Hemşirelik bireyin, ailenin ve toplumun sağlığını koruyan, geliştiren ve hastalık halinde iyileştiren ve yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan bir meslek olup, her iki cinsiyet tarafından uygulanabilir. 2007’de yapılan yasal düzenlemelerle erkekler, yasal olarak hemşirelik mesleğinin bir üyesi olmuştur. Dünyada ve ülkemizde hemşirelik, yalnızca kadınlara özgü bir meslek olmaktan çıkmakta ve bu duruma paralel olarak karma bir meslek olması konusunda istek ve eğilimler de giderek yaygınlaşmaktadır. Erkek hemşirelerin toplumdaki hemşirelik imgesini değiştirerek,  mesleğin gelişimini olumlu yönde etkilediğini düşünmekteyim.

 
 

Kadının Tüm Yaşam Evreleri Boyunca, Sağlık ve Esenliğinin Korunması ve Geliştirilmesi, Aile ve Toplumdaki Rolünün Benimsetilmesi, Sağlığının Bozulduğu Durumlarda Bakım Gereksinimlerini Bütüncül Bir Yaklaşımla Ele Alan Hemşireler Yetiştirmeyi Amaçlamaktayız…

Hocam sizin alanınız olan doğum, kadın sağlığı hemşireliğinin durumu nedir? Bu bölüm, bu alan hakkında bizimle neler paylaşırsınız?

Yüksekokulumuzda Hemşirelik bölümü 2. sınıf bahar yarıyılında verilen Doğum-Kadın Hastalıkları Hemşireliği dersinde, kadın sağlığı ile ilgili temel kavram ve ilkeleri inceleyerek, kadının tüm yaşam evreleri boyunca, sağlık ve esenliğinin korunması ve geliştirilmesi, aile ve toplumdaki rolünün benimsetilmesi, sağlığının bozulduğu durumlarda bakım gereksinimlerini bütüncül bir yaklaşımla ele alan hemşireler yetiştirmeyi amaçlamaktayız. Dersin kapsamında doğum öncesi, doğum ve doğum sonrası bakım, aile planlaması, infertilite, üreme sağlığı/cinsel sağlık, üreme organ enfeksiyonları, jinekoloji ve jinekolojik onkoloji hastalıklarında bakım gibi konular yer alıyor. Doğum - Kadın Hastalıkları Hemşireliği eğitimi teorik bilgi ve uygulamadan ( 5 saat teorik, 6 saat uygulama) oluşmaktadır. Kadın Hastalıkları ve Doğum dersinde öğrencilerin eğitim süreci içinde aktif olması ve iletişim, eleştirel düşünme, sorun çözme gibi bireysel niteliklerinin ve profesyonel davranışlarının geliştirilmesine önem vermekteyiz. Ayrıca bu derste öğrenciler, bakım verici, eğitici ve araştırmacı rollerine de hazırlanır.

Keyifli bir sohbetti hocam çok teşekkür ediyoruz bizi Yüksekokulunuzda ağırladığınız için. Röportajımız umarım bu alanda branşlaşmak isteyenlere örnek olur.

 

 

 

kişi ziyaret etmiştir

 



Çukurova Üniversitesi Haber Merkezi