Adana (ÇÜHM) -
20.01.2015
16 Fakülte, 5 Yüksekokul, 13 Meslek Yüksekokulu, 1 Devlet Konservatuarı, 3 Enstitü ve 25 Araştırma ve Uygulama Merkezi ile 20 Bin dekar alanda kurulu bulunan Çukurova Üniversitesi Balcalı Kampusunda yer alan Basımevi yani Matbaayı ziyaret ettik.
Bir çok akademik-bilimsel yayının yürütüldüğü, binlerce etkinlik ve organizasyon duyuru materyallerinin basımı için merdanelerini boyayarak kağıtla buluşturan Basımevi Müdürü Ergin Ören’le keyifli bir sohbet gerçekleştirdik.
Matbaa Müdürü Ergin Ören, dünya üniversiteleri arasında yer alan Çukurova Üniversitesi gibi büyük ve köklü bir kuruluşta matbaa olarak hizmet vermenin detaylarını anlattı. İşte O röportajımız…
Sizi Tanıyabilir miyiz Ergin Bey?
Adana doğumluyum. 1973 yılı Ekim ayında Teknik Ressam olarak Çukurova Üniversitesi’nde göreve başladım. O yıllarda Balcalı kampusu yoktu, Köprülü Mahallesi’nde eski adıyla Köprü Köyü’nde Üniversite kurulmuştu. Daha sonra üniversiteyi kazanıp ikinci öğretimde gece okuyarak aynı bölümde çalışmaya devam ettim. 1985 yılında Çukurova Üniversitesi Basımevi Müdürü olarak atandım. O günden bugüne tam 30 yıldır, Çukurova Üniversitesi’ne gönül vermiş bir insanım ve halen de bu görevime devam ediyorum.
Çukurova Üniversitesi Basımevi 1985 Yılından İtibaren Hizmet Veriyor |
6 Makine başladık. Şu Anda İse 50’nin Üzerinde Kullandığımız Makinemiz Var.
Teknolojiyi Takip Edebiliyor musunuz?
Tabi ki teknolojiye ayak uyduruyoruz ve takip ediyoruz. Bugün ki durumumuza biz bu altı makine ile geldik. Şu anda ise 50’nin üzerinde kullandığımız makinemiz var. Yurt içi ve yurt dışı fuarlara katılıyoruz. Matbaa ustalarımızın mahareti ile profesyonel işler çıkarıyoruz. Matbaamızda görev yapan 21 arkadaşımızla Üniversitemizin tüm birimlerine ve fakültelerine hizmet veriyoruz.
Matbaaya Ustalarımızın Katkısı Makinelerden Daha Fazla
Matbaa Bugünün Şartlarında Üniversitemizin İhtiyaçlarını Karşılayabiliyor mu?
Tabii ki şu anda yetiyor ama gönlümüz ister ki daha modernize makineler elimizde olsun. Matbaa olarak hep zamanla yarışarak iş yapıyoruz. Örneğin Balcalı Hastanesi’nin işi geliyor bize. Bugün vermeyelim, ‘acildeki hastalar beklesin yarın basalım bu evrakı’ deme şansımız yok. Veya bir düğün davetiyesini ‘düğünden sonra basıp verelim’ demek olmaz. İşte bu nedenlerle bizde sabah 8’de başladın akşam 17’de iş biter mantığı yok. Bazı zamanlar arkadaşlarımız makinesinde iş yarım kalmıştır bırakmaz öğle paydosunda da çalışır. Kısacası o iş bitene kadar bizde mesai bitmiş olamaz, matbaa böyle bir yer. Bilinçli bir çalışma sistemimiz var. İşi yapan usta o işin sabah teslim edileceğini bilir ve ona göre çalışır. Biz özel sektör zihniyeti ile çalışıyoruz. Makinelerin yaptığı işlerin yanında el yordamıyla da yaptığımız bir sürü iş var. Matbaaya ustalarımızın katkısı makinelerden daha fazla kısacası. |
|
Basım; “Baskı Öncesi”, “Baskı Aşaması”, “Baskı Sonrası” Şeklinde Üç Aşamalı Olarak Gerçekleşiyor…
Bize basım aşaması hakkında bilgi verebilir siniz?
Öncelikle işin kabulünü yaparız. Ancak işin kabulündeki özellikler önemli. Kitabın yazım ve bilgi işleme aşamasında yer alıyoruz. Örneğin bazen bir kitabın tamamı Word şeklinde yazılmış olarak da gelir, bazen de bizim dijital ortama aktarmamız istenir. Biz onları bir şekilde mizanpaj ve sayfa ölçülerine uyarlayarak yazıyoruz. Aynı zamanda dikte ediyoruz, tashihlerini yapıyoruz.
Daha sonra işin sahibiyle görüşüyoruz, işin sahibi onay verdikten sonra baskı aşamasına geçiyoruz. Bilgi işlemde işlem bittikten sonra aydıngerle (yarı saydam, her çeşit yağdan arı, açık gri mat renkte olan kâğıt) ters düz baskılar halinde çıkış alınıyor. Burada bir parantez açmak istiyorum film yerine ‘aydınger’ kullanıyoruz. Bütün ofset baskılarda aydınger halinde tüm sayfalardan çıktı alınıyor. Print edildikten sonra pikaj yapılması gerekiyorsa pikajı yapılıyor. Sonra montajı yapılıyor ve montajlar özel astrolonlar (montaj folyesi, şeffaf folyo film) üzerinde işin planı dahilinde kağıdın cinsine, kağıdın büyüklüğüne göre milimetrik olarak montajlanıyor. Daha sonra bu astrolonlar kalıp odasına geçiyor. Kalıp odasında özel plakalar vardır. Alüminyum, üzeri ilaçlı, ışığa duyarlı, ışık yoluyla direkt kalıpların üzerine adapte ediliyor. Banyodan geçiriliyor ve daha sonra ofset makinalarına gidiyor.
Kalıplar kendi merdane ve haznelerine takılarak baskı işlemi başlıyor. Baskı bittikten sonra renkli basılacak sayfalar renkli, siyah beyaz basılacak sayfalar siyah beyaz basılıyor. Kapağı basılıyor, kaplaması yapılıyor ve son işlem olarak giyotine geçiliyor. Giyotinde kitaplar tek tek sayfalar halinde parçalara bölünüyor ve harmanlama işlemi yapılıyor. Bu da tamamlandıktan sonra kapak geçme, tıraşlama işlemi gerçekleşiyor ve en son işin sunulmasıyla sona eriyor. Özet olarak üç aşamalı olarak baskı öncesi, baskı aşaması, baskı sonrası olarak da belirtebiliriz. Ve belirtmek isterim ki Çukurova Üniversitesi Matbaası’ndan yılda ortalama 3 bin proje çıkıyor |
|
Ergin Bey son sözleriniz nedir?
Ben Adana’yı, Üniversitemizi ve Basımevini çok seviyorum. Çünkü üniversitem beni okuttu… Bana aş verdi, iş verdi, eş verdi… |
|