26. İletişim Fakültesi Dekanlar Konseyi (İLDEK) Toplantısı Çukurova Üniversitesi ev sahipliğinde gerçekleştirildi. Son günlerde sıkça gündeme gelen internet denetimi yasası ile ilgili açıklamalarda bulunan Radyo Televizyon Üst Kurulu Başkanı (RTÜK) Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, "Söylenilenin aksine özgürlükçü bir yasadır, asla 'sansür yasası' değildir. İnternetin tamamını kapsamıyor.” dedi

Akif Kansu Toplantı Salonu’nda gerçekleşen toplantıya Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kibar, RTÜK Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Talim Terbiye Kurulu Başkanı Alparslan Durmuş, Yükseköğretim Kalite Kurul Başkanı Yardımcısı Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu, İletişim Fakültesi Dekanlar Konseyi (İLDEK) Başkanı Prof. Dr. Aysel Aziz, iletişim fakültesi dekanları ve temsilcileri ile akademisyenler, öğrenciler ve ilgili kurum ve kuruluş temsilcileri katıldı.

Prof. Dr. Çubukçu: “Toplantıya Ev Sahipliği Yapmaktan Büyük Mutluluk Duyuyoruz.”

Saygı duruşunda bulunulmasının ardından İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan toplantıda davetlilere ilk olarak Çukurova Üniversitesi tanıtım filmi sunuldu. Ardından da açılış konuşmasını ÇÜ İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hatice Çubukçu yaptı.
Prof. Dr. Çubukçu, Çukurova Üniversitesi olarak 26. İletişim Fakültesi Dekanlar Konseyi Toplantısı’na ev sahipliği yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını ifade ederek, bu toplantının aynı zamanda iletişim alanına dair geniş bir skala içerisindeki çok çeşitli unsurların bir arada olmasının bir göstergesi olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Aziz: “İletişim Fakülteleri Arasında İşbirliğini Geliştirmeyi Hedefliyoruz.”

İLDEK Konsey Başkanı Prof. Dr. Aysel Aziz, İLDEK’in kuruluş amacı ve bugüne kadar yaptığı faaliyetler hakkında bilgi verirdi. İLDEK toplantılarının 2000 yılından itibaren yapıldığını ifade eden Prof. Dr. Aziz, Konseyin iletişim fakülteleri arasında işbirliğini geliştirmek ve sorunlarına çözüm bulup yardımlaşmayı amaçladığını ifade etti. Prof. Dr. Aziz, ayrıca İletişim Araştırmaları Derneği’nin (İLAD) 2018 yılı başında Yükseköğretim Kalite Kurulu’ndan Türkiye’de KKTC’de ve diğer Türk Devletlerinde iletişim eğitimiyle ilgili akreditasyon Tescil belgesini aldığını söyledi.

Prof. Dr. Kibar: “Gelişmeler, İletişim Fakültelerine Yeni Rol ve Sorumluluk Yüklüyor.”

Rektör Prof. Dr. Mustafa Kibar ise,  iletişim alanında birçok konunun kapsamlı olarak ele alınacağı bu önemli toplantıya Çukurova Üniversitesi olarak ev sahipliği yapmaktan büyük bir memnuniyet duyduklarını ifade etti. “İletişim çağı” olarak adlandırılan günümüzde, iletişim teknolojilerinde ve uygulamalarında yaşanan baş döndürücü gelişmelerin, iletişim eğitimi alanında lokomotif olan İletişim Fakültelerine de yeni rol ve sorumluluklar yüklediğini belirten Prof. Dr. Kibar şunları kaydetti;

“Sorun eğitimde, sadece teknolojik gelişmelere ayak uydurabilme sorunu değildir. Çeşitli iletişim araçları üzerinden medya her türlü toplumsal algı yaratabilecek, gerçeği yeniden ve yeniden kurgulayabilecek, kısacası toplumlara yön verebilecek çok boyutlu, yönetilmesi gittikçe daha da zorlaşan bir güç olarak karşımızda dururken, yarın bu araçların kullanıcısı, tasarlayıcısı ya da yöneticisi konumlarında olacak gençlerimizin nasıl eğitileceğinin belirlenmesi sorunudur. Bu gençlerimizin, yarının Türkiye’sinde nasıl konumlandırılacakları sorunudur. Kısaca, bu bir akademik alan sorunu olmanın çok ötesinde bir sorundur. Bu sebeple 26 yıldır gerçekleşmekte olan İLDEK toplantılarında bu sorunlara çözüm arayışıyla bir araya gelen ve biraz önceki konuşmalarda da dile getirildiği gibi birçok somut çözümlerin üretilmesine katkı sağlayan tüm hocalarımızı kutluyor, ayrıca toplantımızı katılımlarıyla destekleyen ve onurlandıran değerli konuklarımıza da yürekten teşekkür ediyorum.”

İLDEK Yürütme Kurulu Daimi Üyesi Prof. Dr. Asaf Varol’un İLDEK’in kısa tarihçesini anlatmasının ardından davetli misafirlerin konuşmalarına geçildi. İlk olarak Türkiye’nin en eski yerel gazetesi olan Yeni Adana Gazetesi İmtiyaz Sahibi Çetin Remzi Yüreğir “Sınır Tanımayan Gazetecilik” konulu sunumunu yaptı.

Yüreğir: “Yeni Adana’nın Misyonunu Geleceğe Taşımaya Çalışmaktan Başka Bir Tarzımız Yok.”

Duayen Gazeteci Yüreğir, medyanın milli mücadele döneminde ne kadar önemli ve büyük bir görev yaptığını hatırlatarak sözlerine başladı.
Yüreğir, Milli Mücadeleyi örgütleme amacıyla kurulan Adana Gazetesi’nin Fransızlar tarafından kapatılmasından sonra ‘Yeni Adana’ adıyla tekrar yayın hayatına girdiğini anlatarak, o zor ve çetin koşullarda gazetecilik yapmanın aynı zamanda vatan savunması yapmak anlamına geldiğini vurguladı. Yüreğir, “Yeni Adana Gazetesi bizim malımız değil. Gazetemizi gelecek nesillere aktarılacak bir değer olarak gördük. Bunu bir emanet olarak geleceğe taşımaya çalışmaktan başka bir tarzımız yok.” dedi.
Günümüzde medyanın büyük bir bölümünün halkı aldatan yayınlar yaptığına dikkat çeken Yüreğir, doğru ve gerçek bilgiye ulaşmak için özel bir çaba sarf edilmesi gerektiği belirterek, ancak bilgili ve araştıran insanlar olmak şartıyla gerçeklere ulaşılabileceğinin altını çizdi.

RTÜK Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya ise konuşmasına, çocuk programlarındaki gıda reklamlarına sınırlama getiren "Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik" düzenlemesi hakkında değerlendirmelerde bulunarak başladı.

Tanıtımı Yapılacak Gıdalara Renk İsimleri Verildi

Sağlık Bakanlığı’nın bu konuda son derece titiz bir çalışma yürüttüğünü ifade eden Prof. Dr. Yerlikaya, hazırlanan listede çocuk programlarında reklamına izin verilmeyecek gıda ürünlerinin "Kırmızı", kriterlere uyulması halinde reklamı yapılabilecek, gıdaların "Turuncu" ve reklamı yayınlanabileceklerin de "Yeşil" kategoriyle tanımlandığını anımsattı.

Sansür Yok…

Son günlerde sıkça gündeme gelen internet denetimi yasası ile ilgili de açıklamalarda bulunan RTÜK Başkanı Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, "Söylenilenin aksine özgürlükçü bir yasadır, asla 'sansür yasası' değildir. Yasa ile, internet mecrasındaki radyo ve televizyon yayınları ile isteğe bağlı yayınlar RTÜK'ün denetimine geçti. Sadece bu alanları kapsıyor. Paylaşım siteleri, sosyal medya gibi mecralar bunun içinde değil. Yani internetin tamamını da kapsamıyor.” dedi.

Gelişen iletişim teknolojilerinin iyi takip edilmesi gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Yerlikaya, medya düzgün kullanılmadığında birtakım sorunların ortaya çıkabileceğini dile getirdi. "Medyayı düzgün kullanalım." diyen Prof. Dr. İlhan Yerlikaya, şunları kaydetti:

" Yaptığımız araştırmalara göre çocuklarımız 4-5 saat televizyon ve radyo kullanıyor. Bu çok yüksek bir rakam... Dolayısıyla her şey dozajında ve ihtiyacın kadar aldığında faydalıdır. İletişim teknolojilerinin gelişmesiyle eğitim ve bilgi hızlı yayılıyor. Bu kadar gelişen teknolojinin de elbette birtakım yan tesirleri olacak. Zararlarını bilir, ona göre kullanırsak, o zaman çok daha iyi neticeler alırız.” şeklinde konuştu.

Son olarak kürsüye gelen Yükseköğretim Kalite Kurul Başkanı Yardımcısı Prof. Dr. Tuncay Döğeroğlu da “Yükseköğretimde Kalite Güvencesinin Önemi” konusunda sunum yaptı. Türkiye’nin Avrupa’da en çok üniversitede öğrencisi bulunan ülkeler arasında ikinci olduğunu bildiren Prof. Dr. Döğeroğlu, Bilgi ve teknolojinin insan hayatına oturduğunu ve bunun da bir misyon farklılaşması yarattığını ifade etti. Prof. Dr. Döğeroğlu, üniversitelerin bölgelerin ihtiyaçlarına cevap verebilecek şekilde şekillenmeye başladığını da söyleyerek konuşmasına şeffaflığın önemine dikkati çekerek son verdi.