Arama Bağlantılar ÇÜ Anasayfa
  HABER MERKEZİ  
 
 
Anasayfa
 
Hakkımızda
 
E-Bülten
 
Röportajlar
  Konuşma Metinleri
  Videolar
  Medyada ÇÜ
 
Haber Arşivi
 
İletişim
 

Uzmanından Meteor Yağmurunu İzleyebilmek İçin Öneriler

 

 

Adana (ÇÜHM) -

11.08.2014

Çukurova Üniversitesi Uzay Bilimleri ve Güneş Enerjisi Araştırma ve Uygulama Merkezi (ÇÜ Uzaymer) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Nuri Emrahoğlu, 11-13 Ağustos tarihleri arasında çıplak gözle izlenebilecek olan Perseid Göktaşı Yağmuru'nun en yoğun olduğu zamanın 12 Ağustos'u 13 Ağustos'a bağlayan gece olduğunu belirterek, gözlem ve fotoğraflama önerilerinde bulundu. Adana’da nem oranının yüksekliği nedeniyle şehir merkezinde izlenemeyeceğine de dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Emrahoğlu, yaylaların bu izlem için daha uygun alacağını bildirdi.

Göktaşı yağmuru gözlem noktasının Perseus takımyıldızı bölgesinde olacağı için bu bölge ile anıldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Nuri Emrahoğlu, gece yarısından itibaren sabaha kadar çıplak gözle gözlemlenebileceğini söyledi. Gözlemin şehir ışıklarından uzak, açık havada yapılması gerektiğini belirten Yrd. Doç. Dr. Emrahoğlu, “Atmosfere giren göktaşları çeşitli yarıçaplara sahiptir. Büyüklüklerine ve yapılarına göre atmosfere girdiği andan itibaren sürtünmeden dolayı ısınıp ışık çıkarmaya başlar ve çok hızlı hareket ederek yeryüzüne düşerler. Bunlardan bazıları yeryüzünde krater açabilecek büyüklüğe de sahip olabilirler. Tüm gözlemler gibi gece gözlemleri de sabır gerektirir. Bu nedenle gözlemin sıkıcı olmamasını istiyorsanız, termosunuza sıcak suyunuzu doldurunuz, hem çayınızı ve kahvenizi içiniz hem de bu güzel olaya şahitlik ediniz.” diye konuştu.

Göktaşları Teleskopla İzlenemeyecek

Göktaşları çok hızlı hareket ettiğinden teleskoplarla izlenemeyeceğini vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Nuri Emrahoğlu, “Bunun için geniş açılı bir merceğiniz (11mm-24 mm F2.8, iso 800-1600), digital fotoğraf makinanız ve tripotunuz varsa 10sn pozlamalı fotoğraflar çekebilirsiniz. Bu arada diğer gökcisimlerini de kayıt ederek güzel bir olayı daha yakalamış olursunuz. Bilgisayarınıza parasız olan Stellarium programınızı yüklediğinizde gökyüzünde nereyi ve neyi kayıt altına aldığınızı daha iyi anlarsınız. Tüm gözlemciler yönlerini kuzey doğu yönüne çevirmeli, programda ifade edilen saatten başlayarak istatistik yapmalı ve göktaşların yönlerini ellerinde hazır bulundurdukları kağıtlara çizmelidirler. Kaç tane olay gözlemlediklerini göktaşının yönünü, saat ve dakikasını kayıt altına almalıdırlar. Bunlardan bazıları yere düşebilir.

Eğer yerini iyi tespit ederseniz http://turk-met.net/ deki araştırmacılardan birine ulaşmaya çalışınız. Bu web sitesinden de anlayacağınız üzere TÜBİTAK destekli bir araştırma yapılmaktadır. Ben de bu araştırmacılardan biriyim. Bu araştırmanın amacı Türkiye topraklarına düşen göktaşlarını toplayıp güneş sisteminin oluşumu hakkında bilgi birikimi yapmak, bu birikimi uluslararası ortamda benzer araştırmaları yapan merkezlerle paylaşmak ve güneş sistemimizin oluşumunu doğru bilgilere dayandırmak içindir” şeklinde konuştu.

“Yıldızlar Gezegenlerden Çok Büyüktür ve Kaymazlar.”

Göktaşlarının kaynağının iki grupta toplanabileceğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Emrahoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“1. tip göktaşları kuyruklu yıldız (comet) kaynaklı; bu gökcisimleri donmuş gaz ve bu donmuş gazın içerisinde çeşitli katı parçalardan oluşur. (Demir-nikel, taş ve demir) Kuyruklu yıldız güneşe yaklaşırken onu oluşturan donmuş haldeki gaz ısınarak çözülmeye başlar beraberinde taşıdığı katı maddelerin de uzaya dağılmasına sebep olur. Eğer bu kuyruklu yıldızın yörüngesi dünyamızın güneş etrafındaki dönüş yörüngesiyle kesişirse, katı maddeler atmosferimize girer ve biz onları yıldız kayması olarak biliriz. Halbuki yıldızlar kaymaz, yıldızlar gezegenlerden çok büyüktür. Bu tür göktaşları belirli zaman aralığında izlenebilir. Çünkü Dünya’mızın yörüngesi ile kuyruklu yıldızın yörüngesinin kesişmesi birkaç gün sürer bu nedenle astronomlar bu olayları izleyebileceğimiz zaman aralığını bizlere duyururlar.”

“Dünyanın Çekim Alanına Giren Göktaşları 1 Yıl Boyunca Görülebilir.”

“2. gruptakiler ise güneş sisteminin oluşumu sırasında katılaşarak oluşan maddeler ve Asteroit kuşağındaki maddelerden meydana gelir. Bunların büyüklükleri de mm ila km arasında yarıçaplara ulaşır. Göktaşı olarak adlandırdığımız bu gök cisimlerinden güneşin çekim kuvveti nedeniyle güneşe doğru hareket edenler de vardır, dünyamızın çekimine kapılanlar da vardır. Dünyanın çekim alanına girenlerin; atmosfere girmesi sırasında bizler bu olayları da yıldız kayması olarak adlandırırız. Bu olaylar bütün bir yıl borunca görülebilir. Ancak oluşma sıklığı 1. gruptaki gibi değildir. Daha seyrektir.”

 

 

kişi ziyaret etmiştir

 



Çukurova Üniversitesi Haber Merkezi